AFRİKA’da BİR HAFTA: MOUNT KENYA

Bir Afrika gezisi daha! Afrika, yani Kenya, insanın daima dönmek istediği, insanı ve doğasıyla güzel bir yer. Kısa ve öz bir 9 günde, Masai Mara milli parkında bir safari ile ‘Ekvator’daki Buz’ olarak tanımlanmış Mount Kenya tırmanışını birleştirdik.

Bir arkadaş grubu olarak gittiğimiz  bu gezinin ‘ısınması’ olan  iki günlük safaride Doğu Afrika’nın neredeyse tüm hayvan yaşamını yakından izleyebildik: Fil, devekuşu, antilop türleri, timsah, suaygırı, aslan, leopar, çita, daha da neler.. Tabii ki safari çok konforlu bir olay; ye, iç ve üstü açık araçlarla  arazide gezerek hayvanları seyret.. Masai Mara büyüleyici bir doğaya sahip.

Yolculuk  Nairobi üzerinden devam etti; her mango-papaya- ananas satan yerde durup bunları tüketerek,  zürafalara elden yem yedirilien bir merkezde filan mesela. Yeme içme de kayda değerdi; İtalyan pizacısı mı,  ‘Carnivore’ denen özel Afrika et lokantası mı?

Mount Kenya benim için çok tanıdık; bu 3. seferim oldu bu dağa, seviyorum desem yalan olmaz. Kenya’nın en yüksek dağı olan ve  Afrika’daki en güzel dağ sayılabilecek Mount Kenya’nın Sirimon kapısından girerek 3000 metredeki Old Moses kampında yattık. Çadırlarda yatmak, zaten çok kalabalık olan kulübeleri kullanma zorunluluğundan bizi kurtardığı için ayrıca güzel oldu. Şairane Liki vadisi boyunca yürüyerek 4200 metredeki Shipton kampında yattık. Aklimatizasyon amacıyla ertesi gün Kami buzul gölü ve 4600 metredeki Hausberg geçidine tırmandık. Mount Kenya endemik bitki örtüsü (Dev Senecia ve Lobelia  mesela) ve enteresan faunasıyla zaten çok güzel bir yer.

Velhasıl ertesi gün, esas hedefimize çıktık:  volkanik Mount Kenya’nın kayalık doruklarından bir tanesi olan Point Lenana, 4985 metre. Hava mükemmel değildi, sabaha karşı başladığımız trek ile son kısımlarda kayalardan basit tırmanışlarla (ki zirve etabındaki kayalarda  çok kısa bir via ferrata / demir tutamaklı yol vardı) ulaştık. Ekibin sevinci görülmeye değerdi.  Manzara açıktı; gri ama turuncu bir şafak, Nelion ve Batian (Mount Kenya’nın 5200 metreye yakın en yüksek doruklarının manzarası…

Dönüş yolu aynı rotadan, uzun ama keyifli oldu. Cangıllarda sarmaşıklarda asılıp ağaçtan ağaca  gitmek, bambu sopalar kesmek vs derken, ‘keşke zaman ve imkan daha çok olsaydı da gezi uzasaydı’ demeye geldik. Artık bidaki sefere!!!