SİVRİDAĞ- GELENEKSEL ROTA ‘ONLAR UYURKEN’ İLK ÇIKIŞ 2012
Antalya- Sivridağ: ne zaman çok ip boyu bir geleneksel rota istersen, günübirlik gidebilinecek ve güzel ortamı nedeniyle yaşamdan, kayadan keyif aldığım mekanlardan biri. Orada olmak– sadece buydu istediğim. 2012 senesi biterken, yine ılık bir Antalya kış gününde güzel bir dostla, Gökhan Şifan ile, emektar dev kütle Sivridağ’dayız. Türkiye’nin her yanı buz gibi soğuk, dağlarda kış kıyamet varken tişörtle tırmanılan bir kireçtaşı duvarda yeni bir rota: ‘Onlar Uyurken’…
27 aralık şafak öncesi karanlıkta evden, Geyikbayırı’ndan çıktık ve herkes derin uykudayken, turuncu bir gündoğumunda, kayanın tabanına 30 dakika kadar yürüdük. İstikamet, Sivridağ’ın standart ‘sinema perdesi’nin bir ötesindeki diğer slab yüzey olan ve bu sefer ismini ‘2. perde’ olarak verdiğimiz koca slab idi. Dev çam ormanının sessizliği ve sakinliği içimize dolarken ipler çantadan çıktı, malzemeler kuşanıldı, kaya ayakkabıları giyildi… ve ilk ip boyu girişi!
Rotamız, 200 metrelik bir slabı bölen bir çatlak- baca yüzey hattıydı. İlk üç ip boyu gayet çürük ve ara emniyeti oldukça kıttı. Yıllar önce, sanırım 2008’de Efecan Aytemiz ile, bu rotanın bir yerine kadar bir ip boyu tırmanmış ve sanırım çürüklüğü beğenmeyerek, sikke bırakarak iple inmiştik. O paslanmış diagonal sikkeyi görünce hatırladım o günü!
Velhasıl ara emniyet noktaları gayet kısıtlı, arada zor slab hamleler içeren ilk üç ip boyu, ‘yumurtalar üzerinde tırmanış’ durumunu anımsatacak kadar çürük etaplar sundu; çüğrük bir basamak veya tutamak sonucu tek bir düşüş bile trajik olabilirdi. Fakat arada zevkli, sağlam hamleler de vardı elbette, slabı bölen çatlakta, bacamsı etaplar ve tutamaksız, dik slablarda sürtünme tırmanışı. Ancak kolay olabilecek bazı etaplar, sadece gevrek duran dev birkaç bloka dokunmamak zorunluluğu nedeniyle zorlaşıyordu.. Liderin düşmesi de değildi tek mesele, o kadar iri bloklar vardı ki, düşürürsen altta emniyet alan adamın yaşama şansı yoktu! Eh, geleneksel tırmanışın bir parçası değil mi çürüklük? Gevşek kaya da, sağlam yerler kadar dağın bir kısmıdır ve bu stresli tırmanış anları da insana kendini ve tırmanışı tanıtır… Ancak 4. ip boyu, tam bir ödül gibi, o kadar sağlam ve zevkli, VI- derecelik dik bir çatlaktı ki, orası binlerce metre daha sürsün, tamamen kendimi kaybetmiş şekilde tırmanayım istedim. Atılan her ara emniyet adeta bolt kadar sağlamdı; kaya sanki betondan dökmeydi! Ve tırmanış, kısa sayılacak bir beşinci ip boyu ile, tepedeki sarı, çürük negatife dayanarak bitti. Gerisi, aşağılardaki ufalmış gözüken ağaçlık vadiye doğru iple inişti. Ağaçlardan ipi dolayarak ve çaktığımız sikkelerden, çıktığımız yerleri gerisingeri ip inişiyle indik.
Böylece, ‘Onlar Uyurken’ rotamız, 5 ip boyu ve 195 m, V, VI- uiaa derecelerinde bir tırmanış olarak sonuçlandı; bizim için 2012 yılının son geleneksel çıkışı.
Bu yazı yorumlara kapalı.