16 Şubat 2020

İTALYA- ROCCA DI SBARUA DUVAR TIRMANIŞI ‘CINQUETTI’ ROTASI

(Fotoğraflar: Tunç Fındık, Tafa, Güçlü Özen)

İtalya’daki son tırmanış günümüz olan 8 şubat 2020 gününde tüm ekip olarak  tırmanış planlarımızda bir değişiklik yapalım  ve kayada tırmanışa gidelim dedik, elbette kaya tırmanış ayakkabılarımız ve magnezyum tozumuz, her zamanki gibi  daima yanımızdaydı (!). Bu sefer, bahsettiğim üzere önemli bir tırmanış bölgesi olan  Sbarua’da tırmanalım dedik.  Diyeceksiniz ki, Rocca di Sbarua da neresi? Ben de diyeceğim ki, 1930’lu yıllarda Alplere damgasını vurmuş ünlü İtalyan tırmanıcıların, yani sözgelimi Bonatti, Rivero, Gervasutti, Bocalatte gibi hard dağcıların şehire, yani Torino veya Milano’ya yakın yerlerde antrenman için kullandıkları ‘falez’ olarak tanımlı kayalık duvarlardan oluşmuş bir  uçurum bantı.. Kısacası burası oldukça tarihi bir yer (Alplerdeki çok yer gibi aslında) ve buna ek olarak  çok güzel bir doğa parçası.. Ve burası, tüm Alpler’in en batısında kalan, 4000 metrelere varmadığı için adamdan sayılmayan, ama fikrice Matterhorn’dan güzel bir dağ olan  muhteşem  Monte Viso’nun çok yakınında. Bilen bilir; ‘Monte Viso’nun Ufkunda’ adlı bir kitap bile vardır!

Kuzeybatı İtalya’nın Piedmont bölgesindeki  Torino yakınında, Pinerolo şehri üzerinde olan bu granitten kaya kule ve bantlarından  orman içi duvarlarda tanımlı birkaç yüz boltlu ve geleneksel rota var; tek ip boyundan 200 metreye kadar uzunluk ve farklı zorluklarda., Eski klasik rotalar ve modern tırmanış rotaları içiçe.. Roca di Sbarua kayalıklarının tabanına arabayı bıraktığımız orman yolundan 30 dakika kadar işaretli patikada yürüyerek varılıyor; modern  (ve pahalı) bir dağevi olan Rifugio Casa Canada, rotalara ortalama 10 dakika yürüme mesafesinde..

Arda tırmanış ayakkabıları yanında olmadığı için tırmanmayacağını söyledi; ben, Tafa ve Güçlü de ilginç ve hoş bir çok ip boylu kaya  rotası çıkalım istiyorduk. Genç bir kaya tırmanıcısı olarak zamanında burada çok mesai yapmış olan  dostum Gilberto Merlante’nin ekspertizi devreye bu noktada girdi; bize 1930’larda ilk çıkışı Cinquetti ve Burdino adlı İtalyan dağcılar tarafından yapılmış olan 200 metrelik bir rotayı önerdi: ‘Cinquetti‘. Adını ilk çıkışı yapanlardan alan Cinquetti kulesinin ‘klasik’ ve ilk kaya tırmanış rotası olan bu çok ip boylu rota ortalama IV, V+ derecelerdeydi rehbere göre ve ilk çıkışı o zaman  geleneksel yöntemlerle yapılmış olsa bile, artık günümüzde istasyonları boltlu ve rotada boltlar var, çünkü çok popüler bir klasik hatmış. Yine de geleneksel malzeme kullanmak arada gerekebiliyor diyor rehber kitap.. Süper valla!  Böylece Gilberto’lardan bir ufak set friend ve takoz ödünç alarak, karşımızda kara, granit slab’lardan oluşan  bir kaya duvarı olarak dikilen ‘Sperone Cinquetti’ kulesinin tabanına orman içindeki patikadan  ilerledik. Güneşli sayılır bir gün ortası olmasına karşın hava sıcak değil; yine de kaya soğuk değil şansımıza. Bir diğer şansımız da kalabalık değil; hele ki bizim kulenin tümünde bir Allahın kulu bile yok (şaşırtıcı)!

On dakikadan kısa sürede rotanın yerini kabaca tahmin ederek, az sonra  rota tabanında rotanın isimi yazan metal ufak plaketi bulduk (iyi bir pratik, çünkü bu yüzde en az 10 farklı rota daha var) ve ipleri açtık, kemerler, malzemeler… uff! yine bir ton organizasyon! Rota duvara dayalı slabvari, kara renk taştan bir kulenin yüzünden başlıyordu. 7 ip boyu rotayı herbirimiz ardarda ikişer  etap tırmanalım diye karar verdik; ilk etaba Tafa girmek istedi.. vee tırmanış!

1.ip: Duvarın sol sırtına yakın girişle, belirgin kuleciğin dikleşen yüzünde tırmanış ve  belirgin sete varış; slabvari kara granit yapısı, aralıklı boltlar var ve  sette bütün rotanın her istasyonu gibi mükemmel bir bolt istasyonu bulduk,  III, IV 30m

2.ip: Nereye gittiğimizi anlamak ve başka rotaya sapmamak için devamlı topoya bakıyoruz; çünkü üç farklı rota burada birbiri içinden geçiyor. Neyse, Tafa yine devam ediyor; bacamsı köşe çatlak ile hafif sağlı tırmanıyor ve görece uzun etapla bir duvar tabanındaki iyi bir sete varıyor, aralıklı boltlar var, IV 45m

3.ip: Burada lider sırası bana geçti (şanslıyım en zevkli etaplar benim!); setten zorlaşan köşe çatlağı tırmandım (giriş V+ veya VI-, boltlar vardı ama çatlak harika olduğu için geleneksel tarz devam etmek istedim bunu) ve devamında sağlı yükselen  ara emniyeti kıt rampa-sette travers  ile, aralıklı boltlarla, kısa bir slab ardından tavanımsı etabın altına giren kovuk-girinti-sette istasyon, giriş kısa etap V+ veya VI-, gerisi IV+, 30m

4.ip: Zevkli etap devam ediyor; şimdi de belirgin dikey negatif kulenin sağındaki kısa etap duvarı çıkacağım; zevkli bir slab, ufak tefek çatlaklar ve köşeyi kullanarak  tepedeki geniş sete çıktım, etapta boltlar var ama takoz ve friend de kullandım, V+, VI- 20m

5.ip: Sıra Güçlü’de.. Topoya göre  önümüzdeki kısa duvar ardından, zirve kellesinin tabanında istasyon var;  Güçlü baca-çatlak-rampadan oluşan etabı  kolayca tırmanıyor ve kısa sürede  bizi dar, sığ bir sette  yanına alıyor, IV-, III+ 30m

6.ip: Önümüzde belirgin bir travers var; zevkli ve boşluklu. Güçlü etabı kolaylıkla koşar adım yan geçti ve sığ setin en ucundaki kuru ağaçlar arasındaki kovuktan bizi aldı; kolay ancak boşluklu bir etap.. Burada da boltlar var; aslında iyi ki var çünkü ara geleneksel emniyet yok.. III+ 30m

7.ip: Bu son etabı hızlı olmak  ve malzeme-ip  değişmemek adına yine Güçlü’ye verdik; güzel ve dikleşen köşe çatlak.. kolay bir etap değil,  üstteki geniş sette iri ağaca dolalı zincir istasyonda rota bitiyor, V+ 30m

Böylece toplam 225m ve 7 ip boyu tırmanışı 3 kişi 1.5 saatte tamamladık. Yorum olarak, gayet sağlam kayada, zevkli etaplar sunan, asla  zorlaşmayan ancak devamlı iyi  ve boşluklu tırmanış veren, emniyet imkanı gayet iyi bir kaya rotası.. İp boyları birçok eski klasik tırmanışta olduğu gibi oldukça kısa (genelde 30m, nadiren  40m gibi). Dereceler alıştığımızdan farklı, özellikle eski klasikler, 20 ve 30’ların rotaları için genellikle bu böyle.. İstasyonlar çok iyi kalitede, iniş halkası dahil boltlanmış, dolayısıyla rotadan iple inmek de mümkün. Ancak biz kulenin tepesinden arkaya döne dolana  inen işaretli patikadan, orman içinden 20 dakikada geri  indik; bazı kayalık etaplarda boltlara bağlı zincirler de var.

İşte böyle; bu kısa güzel ve soğukça günde Sbarua’nın granitine değmiş olduk… Güzel ve son derece neşeli bir tırmanış günüydü; dostlara selam olsun!

 

Bu yazı yorumlara kapalı.