YEZİDİ DONMUŞ ŞELALESİNDE TIRMANIŞ-MURADİYE, 2002
2002 yılının Ocak ayı ortalarında Van’dan aldığımız haberler doğrultusunda ünlü Muradiye Şelalelerinin donduğunu öğrenince, burayı ziyaret edip buz tırmanmayı kafaya koymuştuk. Zaten Şubat ayında Ağrı Dağı’na AKUT’un İskender Iğdır’ı anma tırmanışı için gidecektik, buz tırmanışı planını da onun başına ekledik.Tek derdimiz fazladan teknik buz malzemesi taşımak olacaktı.
19 Şubat’ta ben ve eski dost Kürşat Avcı, uçakla Van’a gidip, bizden bir gün önce otobüsle yola çıkan arkadaşımız Efecan Aytemiz’le buluşacaktık.. Van’da anılması gereksiz uğraşılardan sonra, ertesi sabah ilk minibüsle Muradiye ilçesine ulaştık. Muradiye’de esas sorun otel vb. kalacak bir yer olmaması idi. Neyse ki, Efecan’ın minibüste yolculuk ederken sohbet ettiği gencin babası Muradiye öğretmenevinin müdürü çıktı da, orada kalabildik.. Öğretmenevinde bir odada üç yatak vardı ve üç adet de yatak takımı..yani yataklar varoldukları süre içinde hiç değiştirilmemişlerdi! Olsun, biz de elimiz ve yüzümüzü yıkamak dışında üç gündür hiç temizlenmemiştik. Hem buna da şükürdü, en azından yatacak bir yerimiz vardı ve öğretmenevi çalışanları bize son derece candan ve sıcak davranıyorlardı.
Öğretmenevine yerleştikten sonra ilk işimiz donduğunu zannettiğimiz Muradiye şelalesine gidip bakmak oldu- burada da minibüsçüler 6 kilometrelik yolu bize 12 kilometre diye yutturup biraz sövüşlediler..Neyse, sonunda Tacettin’in donmuş olduğunu iddia ettiği şelaleye gelip, suyun Niagara şelalesi misali gürül gürül aktığını görünce nasıl güldüğümüz herhalde görülmeye değerdi!
Yapacak iş olmadığı için 6 kilometrelik dönüş yolunu yürümeye başladık(para harcamamak için taksiye binmeyip, taksinin ardından yürüyen cimri İskoç hesabı), bu arada şelalede peşimize takılan güzel tüylü bir dişi köpek de bizimle geliyordu. Muradiye yönünde, şelaleden gelen nehir ve kanyonu izleyen asfalt boyunca yürürken ne görelim? Kanyonun diğer tarafındaki kayalıkların dibinde, iki kilometre kadar uzakta kocaman, mavi-beyaz bir buz sütunu..Galiba aradığımızı bulmuştuk! Tek sorun, o içinden gürül gürül su akan kanyonu nasıl aşacağımızdı, bunu da yol boyunca yürüyerek bulmalıydık.Peşimizde itimiz, ıssız, karlı dağlarla çevrili bu doğu yolunda yürüyoruz. Arada yolun sağ ve solundaki evlerden hırlayarak hücum eden vahşi köpeklerin icabına güzel dişi itimiz baktı- biz de müstakbel şelalemize giden köprüyü bulduk: Şeytan Köprüsü.. Az sonra, bu ismin aslında köprünün yanındaki evi koruyan boz renkli, iri ve korkunç itten geldiğini anladık! Bir-iki köpeklerce parçalanma tehlikesini daha takiben Muradiye’ye tek parça halinde vardık. İlk işimiz Jandarma komutanını ziyaret edip şelalenin olduğu bölgenin güvenliğini sormak oldu. Jandarma komutanı bize çok yardım etti, hatta sabah bizi şelale yakınına götürecek bir araç bile ayarladılar. Şelalenin adının ‘Yezidi Şelalesi’ olduğunu da onlar anlattı zaten. Son olarak da, hava kararırken Muradiye’nin loş sokaklarına çıkıp ertesi gün için çikolata, poşet çay ve bisküvi aldık.
Sabah erken kalkıp Jandarma Karakolu’na gittik ve aracımıza binip hareket ettik. Şöföre biraz emrivaki yaparak Şeytan köprüsünü geçirtip, bu şekilde oradaki korkunç itle de dalaşmamış olduk. Dönüş? O ayrı mesele, sonra düşünürüz..
Kanyonun diğer tarafında yürümeye başladık, kar derindi ama bir milim bile batmıyordu.. 25 dakika kadar kanyon boyunca ilerledik ve sonra şelaleyi içinde gördüğümüz 60-70 metrelik kaya duvarları olan boğaza yöneldik. Evet, şelale orada ve oldukça da büyük! Yaklaşıyoruz, yerler bile donmuş, buz pateni sahası mübarek. Yaklaştıkça daha da nefes kesici ve büyük gözüküyor donmuş su sütunu, yüksekliği 45 metre filan olmalı, Sivri, üstü kesik bir koni şeklinde ve kalınlığı tabanda 12-15 metre kadar. Sütun, kaya duvarlarının negatif yaptığı yerde oluşmuş ve üst 20 metresi kırılıp düşmüş. O da olsaydı herhalde toplam 70 metreye ulaşan bir şelale olurdu bu. Ama bu kadarı bile inanılmaz, bu bir nimet bizim için, inanmaz gözlerle bakıyoruz üçümüz de..Ortam buzluk gibi, hemen polartec, gore-tex, ne varsa donanıyoruz..Plastik ayakkabılar, eldivenler,emniyet kemeri. Emniyet kemeri?! Tüh, Muradiye’de, hurcumun içinde kalmış! Neyse, iki kemer var, değişerek kullanacağız artık..
Nereden başlasak? Şelalenin önündeki 8-9 metrelik 65-70 derece eğimli yüzeyde çift buz aletiyle tırmanarak ısınıyoruz.. Donmuş şelalenin tepesinden foşur foşur akan su, vurduğu yerden şiddetle püskürüyor ve ipince bir sprey halinde havada uçuşuyor, ortam –5 derece filan olduğu için de değdiği her yerde- kasklar, giysiler, buz aletleri, ip üzerinde- ince bir katman halinde donuyor.. Bu arada zaten yarım yamalak olan güneşimiz kayaların ardına geçiyor ve gölgede kalıyoruz. İlk tırmanışın lider olmasına karar veriyoruz ve ben gitmek istiyorum. Üzerimde, kısa spor tarz ekspreslerim ve buz vidalarım var. 60 metrelik ipe giriyorum, Efecan emniyet alıyor. Şelalenin en kolay gözüken ve temiz yerinden lider giriyorum: burada eğim 75 dereceden başlıyor(Water İce/Wİ 3) ve dikleşiyor, giderek artıp sonunda 85 derecelere (Wİ 4) varıyor ama buz ‘cauliflower ice/lahana buz’ denilen türden, yani lahanayı andıran öbekler halinde, araları boşluklu şekillerde donmuş.Tırmanış gerçekten harika, pek tadamadığımız bir zevk bu. Buz aletlerim donmuş yüzeye mükemmel şekilde giriyorlar, ara emniyet olarak ise 4 tane buz vidası atıyorum. Bu ‘lahana buz’da, aralardaki ufak boşluklar basamak olarak mükemmel işliyor..Tek aletten asılıp, diğerini elimden bırakarak buz vidası sıkıyorum. Şelalenin üst kısmına yukarıdan çok fazla su akıyor ve son 10 metrede eğim biraz azalıp yine 70-75 derecelere iniyor. Ben de yukarı devam etmiyorum, soğuk suyun altında duş almaya niyetim hiç yok! Son bir vida yerleştirip inerken, yukarıda suyun aktığı yerden büyücek buz parçaları kopup büyük gürültüyle düştüler ama neyse ki bana değil de şelalenin arkasına indiler..
Neden yukarı gitmediğimi merak eden Efecan malzemeleri kuşanıp yukarı tırmanıyor, bu kez emniyeti ben alıyorum. O da akan sudan dolayı yukarı ilerlemiyor ve üç vida ile sağlam bir istasyon kuruyor.. Böylece üstten emniyetli olarak çalışmaya başlıyoruz. Kürşat ise bol fotoğraf çekiyor.Lider gittiğim yerin solunda tamamen dik, 90 derece eğimli (Wİ 5) bir rota var, burada uzun süre tırmanıyoruz. Üç kişi gitmenin avantajı olarak bolca kamera ve foto çalışması yapılıyor. Emniyet alan kişi, bir süre sonra titrediği için daima kaztüyü ceket giyiyor. Üzerimizdeki herşey kabuk halinde donmuş durumda.. Sabah hiçbir şey yemediğimizi unutmuşuz, Kürşat ocağı yakıyor ve çay, meyveli kek ve çikolata ile besleniyoruz. Bunun ardından mesaiye devam- üstten emniyetle tırmanabildiğimiz kadar dik çıkışlar yapıyoruz hatta Efecan lider rotasının iyice solundaki negatif ve çürük buzlu bir etabı zorlarken en az üç kere düşüyor!
Akşam olup gölgeler donmuş kanyonumuzu karartırken artık gitme vakti geldi- vahşi itlerle dolu soğuk bir dönüş yolu bizi bekliyor..Son bir set buz bouldering’inden sonra istemeye istemeye eşyalarımızın durduğu kaya dibine indik ve acele toparlandık.Yolda giderken dönüp dönüp sevgili şelalemize bakıyorduk. Son olarak da kanyonu nereden aşsak derdine düşüp, donmuş olduğu bir yerden korka korka geçtik..
Macera devam ediyordu, yola ulaşmıştık ama bizi saldırgan köpeklerden koruyacak bir dişi itimiz bile yoktu. Böylece, Muradiye’ye dönmek için yol kıyısında, acı bir soğukta kırk dakika kadar bekledik. Neyse ki vicdanlı bir minibüs şöförü bizi aldı.
Hava kararırken başka bir şöförle kıran kırana pazarlık ettik ve anlaştık..on dakika içinde Doğubeyazıt’a, temiz yatak ve sıcak duşa doğru yol alıyorduk!
Yorum: Yezidi Şelalesi sadece kışın akan bir dere yüzünden oluşuyormuş, dolayısıyla her kış orada. Zaten köylüler de şelalenin her kış oluştuğunu teyid ettiler. Bence hem yerleşime yakınlığı ve ulaşımının görece kolay olması, hem de sağlam şekilde donan -devrilme tehlikesi olmayan- sütun şekli dolayısıyla burası Türkiye için bir buz tırmanış klasiği olmaya aday. Muhtemelen kış başında oluşan şelale, bahar başına dek tırmanılır durumda oluyor.
Nasıl Gidilir?: Van’dan Muradiye’ye gidin. Muradiye’den araçla yola çıkıp Doğubeyazıt yönüne sürün, birkaç km. ötede ‘Şeytan Köprüsü’ tabelasını solda göreceksiniz. 200 metre içerdeki köprüyü ve oradaki tek evi geçip arabayı terkedin (saldırgan köpeklere dikkat!), derin kar yüzünden araç sizi daha ileriye götüremez. Yolu terkedip kuzeye, içinden nehir akan kanyon boyunca ilerleyin. Kayalıkların burun yaptığı yere gelince, kayaların dibinden ilerleyin, o noktadan biraz ilerde şelale gözükmektedir.Muradiye-Doğubeyazıt karayolunda, Doğubeyazıt’a giderken şelalenin solda, uzakta gözüktüğü noktadan da gidilebilir. Şelale ile karayolunu ayıran kanyonun içinde akan su donmuşsa, oradan da geçebilirsiniz ama dikkat! Boğulmayın..
Ne Götürmeli?: Donmuş şelale tırmanışı bazı yönlerden spor tırmanışa benziyor: kısa ekspresbantlarınız çok işe yarayacaktır. En az 8-10 buz vidası götürün, vidaların çelik ve kaliteli modelleri çok daha işlevsel. Özellikle askıları dingil dingil oynayan modelleri evde bırakın! Kask mutlaka kullanılmalı çünkü tepeden devamlı olarak birşeyler düşüyor. Yanınızda bol perlonbant bulundurun. Herhangi tür bir krampon– rigid, sert modeller tabii ki tercihen- iş görür ama buz aletleri (kişibaşı iki adet)çok önemli, normal kazmayı bu iş için kullanmayın. Mümkünse bir çekiç, bir de kaşık arkalı buz aleti edinin. İp olarak 50-60 m., dry, tek ipleri (mümkünse 10-11 mm.) tercih edin. Ortam devamlı soğuk ve ıslak, dolayısıyla su geçirmez/nefes alır tür giysiler önemli yer tutuyor. Diğer türlü, çelik zırh gibi buz tabakasıyla kaplı giysileriniz olabilir! Tırmananlar için pek üşüme sorunu yok ama yanınızda emniyet alan kişi için kaztüyü ceket bulundurmak akıllıca olabilir. Eldivenler önemli: özellikle lider gidilecekse kalın, büyük eldivenler yerine deri avuçlu hassas tırmanış eldivenlerini tercih edin ama büyük, ısıtıcı eldivenler de yanınızda bulunsun. Abalakov iniş istasyonu yöntemini biliyorsanız Abalakov telinizi unutmayın, böylece değerli buz vidanızı buzda bırakmak veya vidalarımı toplayacağım diye emniyetsiz geri geri inmek zorunda kalmazsınız..
Dereceleme: Son olarak da, buz ve sert kar derecelerine bir göz atalım (Jeff Lowe’nin ‘İce World’ adlı eserinden alınmıştır)..
(Alpine İce/ Aİ, Water İce/ Wİ veya Mixed/ M)
1. 50 derece kar veya 35 derece buz
2. 60 derece kar veya 40 derece buz
3. 80 derece kar veya 75 derece buz ( Yosemite 5.0 – 5.7’ye eşit)
4. Dikey kar veya 85 derece buz ( Yosemite 5.8 –5.9’a eşit)
5. Negatif kornişler veya 90 derece buz ( Yosemite 5.10’a eşit)
6. Çok ince veya 90+ derece buz ( Yosemite 5.11’e eşit)
7. 95 derece buz veya negatif mix etap ( Yosemite 5.12’ye eşit)
Bu yazı yorumlara kapalı.