KAÇKAR DAĞLARI-HIZARKAPI TEPE (3300m) BATI YÜZÜ ÇIKIŞI
(Fotoğraflar: Tunç Fındık)
Kaçkar’da Kemerli Kaçkar zirvesine çıktıktan sonra ertesi gün, 17 kasım 2017 tarihinde, dostum Serdar Topaloğlu ile beraber, yakınlardaki bir zirveye kısa bir antrenman çıkışı yapalım dedik. Güneşin yaylaya ilk vardığı rüzgarlı sabah saatlerinde yola düşerek güneye, Lale Gediği (veya Hevek Aşıtı olarak da bilinir) yönünde yükselmeye başladık. Amacımız 3100m’deki Kızılgedik Aşıtı’nın kuzeyinde kalan kayalık, belirgin zirveye çıkıştı ancak bu dağın adını bilmiyorduk. Üçgen şekilli olmakla beraber sarp gözükmeyen bu dağın kuzeyinde oldukça geniş bir kar çanağı vardı ve bu çanak da ünlü Altıparmak (Libli) dağının kuzeyine aşan Dargovit Aşıtı’na doğrudan bağlanıyordu. Biz batı yüzde, sırf yürüyüş olmayan ama çok zor da olmayacak bir rotadan zirveye çıkıp Kızılgedik’e inişi hedeflemiştik. Soğuk sabahta Kızılgedik’e çıkan boğazın tabanına vardık ve burada krampon takarak dağın batı yamacına giren karlı yamaçlara sardık. Hava yine açık ve güzeldi- ardımızda Kemerli, Mızraklı ve Acovit’in oluşturduğu masifin arkasında, oldukça uzaklarda Verçenik gözüküyordu. Hava koridorunda batı-doğu yönünde 10.000 metreden gelip geçen yolcu uçaklarının göklere çizdiği yoğunlaşma bulutları altında, maksimum 35-40 derece eğimli kar-buzdan tırmanarak yükselerek 3000m’lerde dağın zirvesini boylu boyunca koruyan kayalık banta geldik. Burada bir kaya setini izleyerek sağlı gidişle vardığımız darca bir kar-buz kulvarında 60m kadar tırmanış (maksimum 40-45 derece eğim, M2 miks) bizi zirve sırtının kıyısına ve ardından da neredeyse 3300 metredeki zirveye çıkarttı. Bu dağın adını bilmiyorduk (adı olmayabilirdi de tabi) ama doğusundaki Hızarkapı geçidine istinaden Hızarkapı Tepesi olarak tanımlandığını sonradan kackar.org sitesinden Yılmaz Seferoğlu arkadaşımızdan öğrendim. Güneydeki Kızılgedik tarafına çok net olmasa bile erişim vardı ve buradan daha önce çıkıldığı belirgindi. Zirveden çok yakındaki 3492m’lik Altıparmak (Libli) Dağının ve kuzeydeki boğazların çok iyi manzaralarını seyrettik. Velhasıl, birkaç saat süren manzaralı ve krampon kullandıran kısa bir antrenman tırmanışı oldu; inişi ise kısa dik etaplardan inerek, geneli çarşak ve kar yamaçlarından Kızılgedik Aşıtına ulaşarak yaptık.
Ve dönüş vakti! Yaylada geçen soğuk ve güzel bir gecenin ardından ertesi sabah sevgili Yalçın Şahin abimizin Çamlıhemşin’in Sırt köyündeki muazzam manzaralı evinde onları ailecek ziyaret ettik. Hava hala çok iyiydi ve bu Kaçkar dağ gezimizin tadı damağımda kaldı gerçekten. Yakında tekrar- başka yerlere de tabii.
In our second climbing day in Kackar range, 17th november 2017, with my friend Serdar Topaloglu we climbed a peak (well, we described it like that, but it has no prominent name really) called Hızarkapı Peak, after the high pass at its eastern side, and this peak is located at the southeastern side of the Avusor pasture. From the pasture of Avusor, we took off towards south in the windy morning and then took on to the moderate western ice-snow slope of this triangular peak, to gain the prominent rockband that bars the route at the upper region. We were able to find a way thru this rockband in the form of a 60m long snow gully that got us to the summit ridge and to the summit itself. This peak had an altitude of almost 3300m and it is readily attainable from the easier rocky scree ridges on the south side, from a obvious pass called Kızılgedik, which was our descent route for the day.
Thus, this was an interesting alpine dayclimb with some smattering of easy to moderate snow, ice climbing and easy rock steps, with great views of the Kackar range allover.
Bu yazı yorumlara kapalı.