ANTALYA- SİVRİDAĞ DOĞU YÜZÜ YENİ GELENEKSEL ROTA ‘X-MEN’

(Fotoğraflar: Tunç Fındık, Cemal Zerepcan, Canan Yurdakul)

Hareketli günler! Geçen hafta sevgili dostlar Mustafa Tekin, Yıldırım Beyazıt Öztürk ve Orhan Karal ile beraber, benim 14×8000 projemin son zirvesi olan, haziran ayı içinde yola çıkmayı planladığım Pakistan’daki  Nanga Parbat (8126m) tırmanışı öncesinde  yükseğe uyum ve idman olarak Ağrı dağına gittik,  bu dağsever ekiple dağa artık  nadir tırmanılan bir tarafı olan batı yüzü ve sırtından tırmandık ancak son kısımda  ciddi boyutlara varan yıldırım-şimşek riskinden dolayı 4800 metrelerden, zirveye çıkmadan döndük. Arkadaşlarım  dağın bu taraftan yapılan ilk kayaklı inişini gerçekleştirirken,  ben de hedeflediğim antrenmanımı yapmış oluyordum, iki gün içinde deniz kıyısı sıfır metreden  neredeyse 5000 metre irtifaya, yük taşımak vb.. Ve bu arada Pakistan vizesi 50 günden fazla zamandır daha gelmemişti, Nanga Parbat için herşeyin hazır olmasına karşın. İşte bu hızlı ve hareketli Ağrı tırmanışından Antalya’ya dönüşümde, 6 haziran 2022 gününde sevgili arkadaşlar Cemal Zerepcan ve Canan Yurdakul ile Antalyamızın meşhuuur Sivridağ’ının doğu yüzünde yeni bir geleneksel rota çıktık, daha doğrusu bir öğleden sonraya sıkıştırdık diyelim.. çünkü, 11 haziranda da Nanga Parbat için hareket edeceğim!

‘X-men’ adını verdiğimiz rotamız 130m  ve 3 ip boyu uzunlukta, max V- derece zorluktadır. Neden ‘X-men’ derseniz, Sivridağ’ın en eski tırmanış sektörlerinden olan ‘Sinema Perdesi’nin orta kısmında varolan,  biri sağdan sola giden ‘Kumsati’ (ki bunu Efecan ve ben 2008’de çıkmışız!), diğeri soldan sağa uzanan ‘Dikey Bahçe’ (ki bu da bu bölgeyi tırmanışa açan ve tanıtan dostumuz Yılmaz Sevgül’ün buradaki ilk rotalarından) rotalarının oluşturduğu X şeklinin tam ortasında dik bir hat olduğu için (bakınız topolar). Aslında gerçekten, bu bölgede ve Antalya civarında artık çok fazla yeni geleneksel tek ve çok ipli rota oldu ve una yönelik byeni bir rehber veya web sitesi vb  şiddetle gerekiyor. Neyse, bu başka bir konu elbette.. 

Gelelim rotaya..  Ünlü ‘Sinema Perdesi’ sektörün tabanına, öğleden sonranın harika gölgesinin düştüğü saattlere yakın,  yoldan yarım saat kadar trekle vardık. Biraz bakınma ve rota seçme- ayırdetme- karar verme prosedürü ardından, ‘Sinema Perdesi’ tarafına bakalım dedik….  Burada, 200m kadar yukarıda büyükçe bir duvar  köşenin çökmesi sonucunda zemindeki heryeri tarumar etmiş, ağaçları bile kırmış  olan  fena bir taş heyelanının kalıntılarına hayret ettik ve biraz bakındıktan sonra rotaya karar verebildik (eh, nihayet).  Tırmanış, ‘Sinema Perdesi’  denen devasa slab yüzünün orta kısmı tabanındaki dik bir kaya  bandının tam sol kıyısından başlıyor.

1.ip: Sağlam slab yüze  giriş; dediğim üzere orta kısmı savunan dik bir duvar bandının kolaylaştığı soldaki  ilk ve en yakın  yüzden başlıyor (tepedeki belirgin köşenin 30m kadar solu hizası) ve ilk 7-8 metreden sonra, 10m kadar sağlı yan geçiliyor (kısa dik bandın tepesinden, kaya çok sağlam, ara emniyet bol, kumsaatleri vb) ve böylece ulaşılan devasa, çok belirgin  su oluğu-çatlak ile, bitimine dek tırmanılıyor (süper sağlam, zevkli, ara emniyet güzel, IV, IV+). İp boyu sonunda, neredeyse 50. metrelerde varılan  sığ bir  sette istasyon (dev kumsaati+mağaracı olan  iniş istasyonunun 6-7m kadar üzerinde)  IV+ 50m

2.ip: Sağlam duvarda önce sağlı yükseliş, sonra dik doğrultuda tırmanışla, belirgin sağ köşenin hizasına dek daha dik zemin tırmanılıyor (kaya sağlam, ara emniyet iyi, kumsaatleri ve mükemmel yaylı tıkaç yerleri, V-) ve  sonrasında daha kolayca bir  slab yüzde, ip boyu sonunda  sığ setlerde  istasyon, V- 50m

3.ip: Slabın en tepesine, negatif duvara  kadar varmadan, iri bir ağaca çıkacak  doğrultuda, dikleşen slab duvar tırmanılıyor (ara emniyet bol, V-) ve ağaçta istasyon, V- 30m.

İnişi ağaçta turuncu-mor kalın ip halkası bırakarak, alttaki (aşağı bakışla solda kalan) köşenin dev setine yaptık (50m kadar). Burada,  setin kıyısındaki ağaç+sikke istasyonunda yine kalın turuncu-mor ip halkası bırakarak  yaptık (40m kadar); altta vardığımız  devasa kumsaati+ mağaracı  istasyonundan (perlon-ip vb vardı zaten  biz de yine  turuncu-mor kalın ip halkası bırakarak)  zemine vardık (45m kadar).

Yorum olarak: mükemmel masif yapıda, dev su oluklu, kumsaati  dolu kayadan oluşan dikçe gri slab yüzde, geneli sağlam ve zevkli, teknik olarak kolay ve rota bulma sıkıntısı olmayan, inişi de sorunsuz ve hızlı, ideal bir geleneksel hat   bir hat diyebilirim. İniş dahil, üç kişi neredeyse üç saatte tırmandığımız üç ip boyu rota oldukça belirgin bir hat. Üç kişi olduğumuz için elbette çift iple tırmandık; iniş için de çift ip kullanımı önemli.  Malzeme olarak, büyük boy yaylı tıkaç önemli, ama küçükler ve orta boylar içinde uygun emniyet imkanı var. Kısaca insan bu kadar emniyet noktası nedeniyle şımarıyor..

Teşekkürler arkadaşlar, sakin ve güzel bir kaya yüzünde, tatlı insanlarla, zevkli ve kısa bir tırmanış oldu. Tekrar etmek üzere!!    

This week, 6th june 2022, with my friends Cemal Zerepcan & Canan Yurdakul  we climbed a new trad multi-pitch route on the well-established E face of Antalya’s Sivridağ peak, on the sector called ‘Sinema Perdesi’. This route we named ‘X-men’ is 130m and 3 pitches long, with max grade V- UIAA difficulty. The route bisects two other routes creating a huge X, therefore the name:-) Anyway, on massive grey, water groove-filled limestone, beautiful steep slab face climbing with good edges and holds.